Yetmiş Kez Yedi
«Ey kötü köle! Sen bana yalvarınca o borcun tümünü sana bağışladım. Ben sana nasıl acıdıysam, senin de kendin gibi köle olana acıman gerekmez miydi?»
— Mt 18,32-33
Düşünceye yönelten sorular:
- Bahsedilen 2 borcun bedelleri neydi? Kölelerin mevki farklı mıydı?
- Bugünün okumalarında sizin için en çok öne çıkan nedir?
Yeşu Kitabından Sözler
[Yeşu 3,7-10. 11. 13-17]
⁷Bu arada RAB Yeşu’ya şöyle dedi: “Musa’yla birlikte olduğum gibi, seninle de birlikte olduğumu anlamaları için bugün seni bütün İsrail halkının gözünde yüceltmeye başlayacağım. ⁸Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinlere, ‘Şeria Irmağı’nın kıyısına varınca suda biraz ilerleyip durun’ diye buyruk ver.”
⁹Yeşu İsrail halkına, “Yaklaşın, Tanrınız RAB’bin söylediklerini dinleyin” dedikten sonra ekledi: ¹⁰“Yaşayan Tanrı’nın aranızda olduğunu, Kenan, Hitit, Hiv, Periz, Girgaş, Amor ve Yevus halklarını kesinlikle önünüzden süreceğini şundan anlayacaksınız: ¹¹Bütün yeryüzünün Egemeni’ne ait olan Antlaşma Sandığı, sizden önce Şeria Irmağı’nı geçecek. ¹³Bütün yeryüzünün Egemeni RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinlerin ayakları Şeria Irmağı’nın sularına değer değmez, yukarıdan aşağıya akan sular kesilip bir yığın halinde birikecek.”
¹⁴Halk Şeria Irmağı’nı geçmek üzere konakladığı yerden yola çıktı. Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinler önden gidiyorlardı. ¹⁵Sandığı taşıyan kâhinler ırmağın kıyısına varıp suya ayak bastıklarında –Şeria Irmağı, ekin biçme zamanında kabarır, kıyılarını basar– ¹⁶ta yukarıdan gelen sular durdu, çok uzaklarda, Saretan yakınında bulunan Adam Kenti’nde bir yığın halinde yükselmeye başladı. Öyle ki, Arava –Lut– Gölü’ne akan sular tümüyle kesildi. Halk Eriha’nın karşısından ırmağı geçti. ¹⁷RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinler, halkın tamamı ırmağı geçinceye dek kurumuş ırmak yatağının ortasında kıpırdamadan durdular. Böylece bütün İsrail halkı kurumuş ırmak yatağından geçti.
Aziz Matta İncil’inden Sözler
[Mt 18,21-19,1]
²¹Bunun üzerine Petrus yaklaşıp İsa’ya, “Ya Rab” dedi, “Kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlamalıyım? Yedi kez mi?”
²²İsa onu yanıtladı: “Sana yedi kez demiyorum, yetmiş kez yedi diyorum. ²³Bu nedenle Göklerin Hükümranlığı krallık eden bir adama benzetilebilir. ²⁴Adam köleleriyle hesaplaşmak istedi. Hesaplaşmaya koyulduğunda ona on bin talant borcu olan biri getirildi. ²⁵Ödeyebilecek güçte olmadığından efendisi kendisinin, karısının, çocuklarının ve tüm varlığının satışa çıkarılarak borcun ödenmesi için buyruk verdi. ²⁶Köle onun ayaklarına kapanarak yalvardı: ‘Ah, ne olur, bana karşı sabırlı davran. Sana tüm borcumu ödeyeceğim.’ ²⁷Efendisinin yüreği ona karşı acımayla doldu ve onu serbest bıraktı, borcunu da bağışladı.
²⁸“Köle dışarı çıkar çıkmaz, kendisi gibi köle olan birini buldu. Adamın kendisine yüz dinar borcu vardı. Yakasına yapışıp boğazını sıktı. ‘Bana şu borcunu ödesene’ diyordu. ²⁹Kendisi gibi köle olan adam yere kapanıp ona yalvardı: ‘Ne olur, bana karşı biraz sabırlı davran, borcumu sana ödeyeceğim.’ ³⁰Ama o reddetti. Gitti, borcunu ödeyinceye dek adamı cezaevine attırdı.
³¹“Arkadaşları olanları görünce çok kaygılandılar. Efendilerine gidip durumu anlattılar. ³²Bunun üzerine efendisi köleyi yanına çağırdı. ‘Ey kötü köle!’ dedi, ‘Sen bana yalvarınca o borcun tümünü sana bağışladım. ³³Ben sana nasıl acıdıysam, senin de kendin gibi köle olana acıman gerekmez miydi?’ ³⁴Efendisi öfkelenip köleyi kendisine tüm borcunu ödeyinceye dek işkencecilere verdi.
³⁵“Siz hepiniz de kardeşinizi gönülden bağışlamazsanız, göksel Babam da sizlere öyle davranacaktır.”
¹İsa bu sözleri sona erdirince Galile’den ayrıldı, Ürdün Irmağı’nın karşı yakasında Yahudiye bölgesine geçti.
Yanıtımız: Mezmur 114.
¹ İsrail Mısır’dan çıktığında,
Yakup’un soyu yabancı dil konuşan bir halktan ayrıldığında,
²Yahuda Rab’bin kutsal yeri oldu,
İsrail de O’nun krallığı.
³ Deniz olanı görüp geri çekildi,
Şeria Irmağı tersine aktı.
⁴Dağlar koç gibi,
Tepeler kuzu gibi sıçradı.
⁵Ey deniz, sana ne oldu da kaçtın?
Ey Şeria, neden tersine aktın?
⁶Ey dağlar, niçin koç gibi,
Ey tepeler, niçin kuzu gibi sıçradınız?
6019-4-e.


